Tutukluluk dönemi

30/10/2011 – Hasan Cemal

İki soru daha: Yoksa, Ak Partili olmayan bütün Kürtlerin de mi dağa çıkması isteniyor? Ya da Türkiye’ye 1990’larda kurulan ‘tuzak’ bugün daha farklı bir makyajla mı tezgâhlanıyor?
Prof. Dr. Büşra Ersanlı’yı 12 Mart darbe döneminden ve o yıllarda çektiği acılardan tanıyorum, hayatta demokrasi ve insan hakları çizgisindeki yürüyüşünü biliyorum…

29/10/2011

"KA-DER üyesi ve önceki dönemlerde yönetim kurulu üyeliği yapmış olan, KA-DER’in Siyaset Okulu projelerinde eğitmen olarak onlarca kadın siyasetçi yetiştiren, BDP Parti Meclisi Üyesi Prof. Dr. Büşra Ersanlı ikinci KCK operasyonu kapsamında gözaltına alındı.Özellikle Türkiye gibi demokrasinin sürekli kesintiye uğradığı ülkelerde bu sürecin sancılı ve uzun bir yol olduğuna inanıyoruz. Ancak nedeni belirsiz tutuklamalar, akademisyenlerin gözaltına alınması, insanların korkuyla sinmesi, siyasetçilerin devletin yapıcı değil daima yıkıcı yüzüyle karşılaşması bu yolu giderek daha “aşılamaz” hale getiriyor. Gözaltına alınan kişilerin tutuklanması, tutukluluk sürecinin “tedbir”den çok “devlet terörü” haline getirilmesi, eline silah almamış kişilerin düşüncelerinden ötürü hapsedilmesi, “ileri demokrasi” adına yapılan Anayasa çalışmalarına da gölge düşürmektedir. Hukuki ve fiili nedenler gösterilmeden yapılan gözaltılar ve tutuklamalar sivilleri sindirmekte, adeta topluma gözdağı verilmektedir. İnandıkları uğrunda, yasal partilerde, demokratik mücadeleler veren, milletvekili olarak seçilmiş insanların bu kadar kolayca yerinden edilmesine itiraz ediyoruz."